malın gözü
1. teklifsiz konuşmada Açıkgöz, kurnaz, çokbilmiş kimse
2.
Aşağılık ve düzenci kimse
"İlk pansiyoncum, kendi zaten malın gözü olduğu için herkese en olmadık lekeleri bulaştırmak için fırsat kollardı."
– Haldun Taner
3.
Bir şeyin en iyisi, en güzeli
"Anam da hep malın gözünü bulur ama bize göstermez."
– Sabahattin Ali