adamak
1.
mecaz
Kutsal saydığı, değer verdiği bir şey veya kimse uğruna kendini feda etmek üzere söz vermek
"Bir ömrü adadı sanata, sinemaya, insanlara. Bir nesil onun filmleriyle büyüdü."
– Hasan Mahir
2.
mecaz
Bir şeyle yoğun olarak ilgilenmek
"Nasılsa altındaki arabayı edinmişti, bütün sevme gücünü de bu arabaya adamıştı."
– Adalet Ağaoğlu