ışık tutmak
1.
mecaz
düşüncesiyle kılavuzluk etmek, konuyu aydınlatıcı düşünceler söylemek, tutacağı yolu göstermek
"Gökalp, bu odada her gün yeni bir konuya ışık tutardı."
– Yusuf Ziya Ortaç
benzer kelimeler:
alargada durmak (veya tutmak), arşı tutmak, avucunun içinde tutmak, ayak tutmak, bedel tutmak, caddeyi tutmak, ışık, iş tutmak, küf bağlamak (veya tutmak), nabzını tutmak, nasır bağlamak (veya tutmak), pul tutmak, sancısı tutmak, temel tutmak, tıraşa tutmak, topa tutmak, ucundan tutmak